İçsel Ötenazi bir süreçler bileşenidir.
Algı araçlarının kapalı olması insanın kendi doğasını keşfetmesini engeller.
Zihin ve his duyargalarının çalışmaması duygusal körlüğü netice verir.
Zamanla düşünce merkezinin de işlevselliğini yitirmesi ile karanlık günler ve belirsiz yarınlar başlar.
Kendine doğru yaklaşımdan yoksun olanlar, ellerine ne geçerse ona tutunur, ne duyarlarsa peşinden giderler.
Ümitsizlik sarmalı ağır tembelliği doğurur.
Bitkinlik ve yorgunluk dolu bir beklenti sürekli kayıp halinde ve çaresizdir.
Birden bir oluşmayan erozyon şartları, birden bire düzelmez. Son gücü ile alt yapısız ileri yapılan bir hamlenin tüketici ağırlığı amacı diz üstü çöktürür.
Yarıncılık sarhoşluğu gelecek günleri zehirlemeye devam eder.
Uyutucu bir sersemlik abur cubur beslenerek sistemin deformasyonunu hızlandırır.
Adeta nokta nokta, ilmik ilmik gelişen varımlar artık tüm vücut alemini kuşatmıştır.
Paslanmış dirayet ayakları titremeye başlamıştır.
Yavaş yavaş sesler kesilir..
Derin bir uğultunun anlaşılmaz teranesi gönül havuzunu doldurur.
Karanlık en koyu rengiyle alan kuşatmasına başlar.
Hayat ağacı yapraklarını döker.
Sert rüzgârlar dallara boyun eğdirir.
Geç kalmış olmanın iz düşümü kalan en son enerjiyi de tüketir.
Evet, bu sahnenin tek sorumlusu ötelemenin an hırsızlığıdır.
Atılması gereken vakitte atılmayan bir adımın zamanla tüm yürüyüş kabiliyetini yok edeceği bir gerçektir.
Kendisi için yapılması gerekeni yapmaktan uzak duran, çeşitli çekince ve şüpheler üreterek mazeretler sahibi olun herkes, hakikatin düzenlediği faturayı ödemek zorunda kalırlar.
Realite kurgusal sorunları temel almaz.
Doğrular yanlışlara karşı toleranslı değildir.
Hataları tecrübe yapan şey, yanlış olanda ısrar edilmemesidir.
Yenilenme gücünü pişmanlıklardan alır.
Zanca kabul edilen şahsi opsiyonlar, ağır bedeller biriktirirler.
Ve mutsuzluğun asıl sebebi yaşamla cebelleşecek davranışlara bağlı çatışmalar sonucu olarak elde edilen mutsuzluklardır.
Hiç kimse yaşamın ömürle sürelendirilmiş yıpratıcılığına galip gelemez.
Zararına umarsızca razı olanlar için bir teselli esintisi asla olmayacaktır.
İçin için ölmemek için karşılaşılacak zahmetlere katlanmak kaçınılmazdır.
Ruhsal barışın huzur ikliminden maksimum faydalanmak için, afet bölgesinden uzaklaşmak gereklidir.
…
Murat Safitürk
Yazar & Danışman